Huzur KORKMAZ TOPAL - Yaşam Koçu

Tarih: 10.02.2024 11:39

HAYATI PAYLAŞMAK

Evlik, yardımlaşmak değil hayatı paylaşmaktır. Eşler birbirlerine yardım etmez birlikte hayatın aklını paylaşırlar. Maddi manevi her türlü zorluğun üstesinden birlikte gelmenin yolunu ararlar, çocuklarını en iyi şekilde yetiştirmenin çabası içindedir her ikisi de.


GÖRDÜKLERİM DUYDUKLARIM

Huzur KORKMAZ TOPAL

Yaşam Koçu

huzur06peri@gmail.com

 

 

Ahir zaman geldiğinde birbirlerinin gözünün içine bakarak, “iyi ki hayatımı seninle geçirmişim” diyebilmektir evlilik.

Güzellik veya yakışıklılık bir yere kadar. Bir yerden sonra oturup sohbet edebileceğin, birlikte gülüp eğleneceğin, bir sıkıntın olduğunda akıl aldığın ya da sana bir şeyler katan kişiyle hayata devam edebiliyorsun.

Sevgili gençler şunu çok iyi bilin ki kimse kimseyi değiştiremez ve değiştirme hakkına da sahip değildir. Kendimizi ne kadar değiştirebiliyor ve geliştirebiliyorsak, evliliğimizde mutluluğu da samimiyeti de yakalamış oluruz. Eşinin sana nasıl davranmasını istiyorsan sen de ona öyle davranmalısın.  Her zaman özel olduğunu, değerli olduğunu ve her ne olursa olsun vazgeçilmez olduğunu hissetmek istiyorsan, eşine de bu duyguları vermelisin.

Gerçi, “Eee veriyorum ama GÖRMÜYOR, veriyorum ama ANLAMIYOR.” gibi kelimeler sarf ettiğinizi duyar gibiyim. Bu konuda da çok haklısınız ama her insanın yetiştiği etnik çevre, kültürel değerleri ve görgü anlayışları çok farklıdır. Hatta ve hatta sevgi dili dahi çok farklıdır. Kimisi için uyuya kaldığında üzerinin örtülmesi seni seviyorum anlamı taşırken, kimisi için eve gelirken getirdiği ekmeğin kokusudur sevgi. Eşler karşılıklı olarak sevgi dillerini anladıklarında ve o sevgi diline göre karşısındakine hitap ettiğinde birçok anlayış problemi çözümlenebilir. 

Bu sözüm daha çok kadın okurlarıma olsun: Anlaşılmayı beklemeyin, kendinizi anlatın, duygularınızı söyleyin, beklentilerinizden eşlerinize bahsedin. Beni anlayacak, duygularımı fark edecek, beklentilerimi görecek diye beklemeyin.

Eşler iletişimi konuşarak sağlamlaştıra bilirler, beklentiye girerek değil. 

Her evin düzeni farklı, kuralı farklıdır. Hiç kimse başka birisinin ilişkisi veya evliliği hakkında fikir beyan etmemelidir. Evliliklerde sevgi sözcükleri söylemek, değer sözcükleri söylemek ve hediyeleşmek çok önemlidir. 

Eşinle yemeğe gitmektir önemli olan, eşinle boğaz manzarasında karnını doyurmak değil. Eşine çiçek götürmektir önemli olan, çiçeği ha çiçekçiden almışsın ha bahçeden koparmışsın hiçbir önemi yoktur. 

Sevgili gençler eşlerinize, eş diye seçtiklerinize çok dikkat edin. Evleneceğiniz kişi de en çok merhameti arayın, anne babasına saygılı davranıp davranmadığına bakın, ailelerine dikkat edin, ailenizde olan benzerliklerini ya da benzeri olmayan yönlerine dikkat edin, ne kadarına göğüs gelebilirsiniz bunu düşünün. Evlilik iki kişi arasında oluyor gibi görünebilir ama siz evlendiğiniz kişinin ailesini ve çevresini de kabul etmiş oluyorsunuz. Evlendiğiniz kişiye ne kadar saygı gösteriyorsanız, sevgi besliyorsanız aynı duygularla ailelerine ve çevrelerindeki kişilere de bağlanmalısınız. Zorla güzellik olmaz, eşinizi hiçbir konuda zorlamamalısınız. Yapması gerekeni, yapılması gerekeni söyleyebilirsiniz ama yapıp yapmamak onun tercihinde olmalı.

Hiçbir eş diğerine dayatmalarda bulunamaz. Bu tüm ilişkiler için geçerlidir. Eşler birbirlerine yapmalarını istediği şeyleri söyleyebilir, fakat mutlaka yapmaları için baskı uygulayamazlar. Eşler birbirlerine müdahale etme hakkına sahiptirler gibi yanlış bir düşünce var. Eşler birbirleri hakkında düşüncelerini özgürce söyleme hakkına sahiptirler fakat müdahale etme hakları yoktur. Fikirler söylenir, karşı tarafın kabul edip etmemesi onun tercihidir. 

Son olarak yeni evli çiftlere ya da evliliği düşünen gençlere bir öneride daha bulunmak istiyorum.

Eşler birbirlerinin hatalarını da yaptıkları güzel şeyleri de kendi hanelerinde görmemelidirler. Her birey kendisinden sorumludur. Eşinizin aileniz tarafından sevilmesi eşinizin kişisel olarak kabullenilmesi anlamı taşır. Sevilmek için ailenizin istediği davranışları sergilemesini beklemeyin. Siz nasıl ki eşinizi olduğu gibi kabul ediyor ve seviyorsanız ailenizin de aynı şeyi yapması gerekir.  Şayet eşinizi olduğu gibi kabul etmiyor ve sevemiyorlarsa bu sizin eşinizle olan ilişkinizi etkilememelidir. Çünkü siz o ailelerden kopup yeni bir aile kurdunuz veya kuracaksınız. Anneniz babanız değil sizler bu ailenin temel taşlarısınız. İlişkilerinize kimseyi karıştırmayın, başka bir ilişkiyle de karşılaştırmayın.

Sevgi, saygı ve mutlulukla kalın.