Oruç tuttuğumuz günlerin bereketini, iftar sofralarındaki samimiyeti, teravih namazlarının huzurunu yaşarken, bir yandan da bayramın gelişi beni bir kez daha mutlu ediyor.

Bayram öncesinde şehrin sokaklarına düşen hazırlıkların telaşı, alışveriş merkezlerinde artan hareketlilik, insanların birbirlerine daha fazla gülümsemesi, birlik ve beraberliğin atmosferini daha da güçlendiriyor. Bu, Ramazan'ın getirdiği bir nevi bereketin, bayrama doğru artarak devam ettiğinin bir göstergesi gibi.

Bayramın gelmesiyle birlikte en çok sevdiğim şeylerden biri, sevdiklerimle bir araya gelip bayramlaşmak, birbirimize sarılmak ve sevgi dolu sohbetlerle hasret giderebilmektir. Özellikle uzun zamandır görmediğimiz akrabaları ziyaret etmek, eski dostlarla buluşmak, komşularla bayram sevincini paylaşmak, bu özel günleri daha da anlamlı kılıyor.

Ancak bu bayramda da unutmamamız gereken şeyler var elbette. İhtiyaç sahiplerini unutmamak, onların da bayram sevincine ortak olabilmek için elimizden geleni yapmak, yardımlaşma ve dayanışma duygularımızı canlı tutmak çok önemli. Bayramın bize öğrettiği en güzel şeylerden biri de paylaşmanın, sevginin ve yardımlaşmanın ne kadar kıymetli olduğudur.

Bu vesileyle, Ramazan Bayramı'nın tüm İslam âlemi ve insanlık için barış, huzur ve mutluluk getirmesini diliyorum. Umarım bu bayram, hepimize yeni umutlar, güzel anılar ve sevdiklerimizle geçireceğimiz unutulmaz anlar getirir.

Ramazan Bayramı'nın herkes için hayırlara vesile olmasını diler, sevgiyle kalın derim….