AKÇAABAT’TAN
Cengiz Bölükbaşı
SESSİZ KAYMAKAM
Gelen gideni aratır derler bu yıl daha geldiği ilk dakikalardan itibaren böyle bir sürpriz yaptı bizlere çok şükür.
Gece yarısından itibaren motorine 1.24 lira daha, elektriğe %150, kurumların içindeki yazı çizi işlerine %36 zamla başladı millet. Kırmızı giymenin cezaları mı bunlar bilemedim ama oldum olası kırmızı rengi de pek sevmem ben. Hâsılı kelam zamlarla açtık yeni yılın defterini.
Sosyal medya aracılığıyla yazdığım nota eleştiri yağdı. Özel mesajlardan yazdığım not şuydu: “Hiç kimsenin yeni yılını kutlamıyorum, ta ki beden alıp götürdüklerini geri getirene kadar.”
Giden gelir mi, gelse aynımı kalır orası da ayrı bir muamma lakin işte bizdeki de laf ı güzaf…
Ama yeni yılın Akçaabat için çok hayır getirmediği ortada. O çok zeki olan her kimse Haçkalı Baba kavşağını düzenleyen eseriyle gurur duymalı. Bir yıla yakın zaman dilimi içinde ne kadar maddi hasarlı kaza olmuş ne kadar yaralamalı ne kadar ölümlü hadise olmuş bakıp gurur duymalı eseriyle.
Gün geçmiyor ki kaza haberi olmasın gün geçmiyor ki felaket olmasın. İrade ortaya koyacak da kimse kalmamış şehirde. Siyasetle ilgilenen her kim varsa gülücüklü fotoğraflarından başka hiçbir şeyi yok. Zira o siyasetçilerin göstermelik yaşamları Trabzon şehrinde ya onu da bilen yok.
Maalesef neresinden tutsan elinde kalıyor derler ya öyle bir hal işte.
Yaylalardaki yıkım işinden bir haber yok? Sayın Kaymakam ne oldu? Gelen emirler durdu mu? Simba göletlini gittiniz gördünüz. Mülki idare amiri olarak ne gibi bir işlem tesis ettiniz. İlçe Tarım Müdürü peki siz ne gibi bir işlem tesis ettiniz? Sesiniz soluğunuz çıkmıyor. Her şey kanunlara uygun mu yoksa siyasi baskı mı netice vermiş? Ne oldu vaz mı geçtiniz elinizdeki listeleri yıkmaktan?
Akçaabat Belediye Başkanı Osman Nuri Ekim Bey, peki sizin Zabıta Müdürlüğünüz ne yapıyor? Nasıl işlemler tesis ediyorlar. Gördüğüm kadarıyla bir hareketlilik yok.
Kararların siyasi olduğunu biliyorum ama insanın gözünün içine baka yapılması ayrı bir koyuyor.
Gerçi hangi ülkede yazıyorum ki bu satırları KPSS’den 93 almış bir genci 40 puan mülakat puanı vererek hakkını elinden alan SİYASAL İSLAMCILARIN bunu biz ALLAH RIZASI İÇİN YAPIYORUZ deyip takdir gördüğü yer değil mi?
Bu satırları 2 yıl önce 2015 yılında başlayıp “rüşvet, kayırmacılık, yalakalık” yapmadığım için bitiremediğim 40 metre karelik tahta yayla evlerimin jet hızıyla yıkım yapılması nedeniyle yazıyorum.
Mahkeme kararını beklesinler diye Kaymakam’a gittiğimde kendisinin de hukukçu olduğunu, benim de gazeteci ve hukukçu olduğumu, mahkeme kararı sonrası gerekli işlemlerin yapılmasının hukuka uygun olacağını söylediğimde bana cevaben “EMİR BÜYÜK YERDEN YIKACAGIZ!!!” demişti.
Sanırım Türkiye’de mahkemelerden daha büyük yerler var ki bana bu cümleyi kurmaktan hiç çekinmedi. Yanımda o dönem İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Mustafa Selçuk da vardı.
Şimdi soralım Kaymakam’a: Bu emir dediğiniz şeyi sizler kanundan almıyorsanız kimden alıyorsunuz?
Kanun geçerli değilse burası sosyal hukuk devleti olmaktan çıkmaz mı?
Bu soruların cevabını vermeye mecbursunuz.
BU SORUNLARIN CEVALARINI BEKLEMEKTEYİM.
Evet, çifte standardın normalleşmeye başladığı ülkede kimseye yeni yılını kutlamıyorum
Ha şunu da yazayım o siyasal İslamcılara Mekke’nin fethi 11 Ocak gecesi gülünç duruma düşürmeyin kendinizi açık açık bizde kutlamaya çıkıyoruz deyin. Bırakın insanların dini duygularını sömürmeyi.
Haftaya görüşürüz Akçaabat…