Abbas YOLCU

Tarih: 30.06.2020 12:10

METRÛŞ VE KRAVATLI

Facebook Twitter Linked-in

METRÛŞ VE KRAVATLI

 

Zagon şuymuş: ‘Ya devlet başa, ya kuzgun leşe…’

Anlatılanlara göre:

 ‘Cem Sultan’ın trajedisi ölünce de sona ermedi. İkinci Bayezid kardeşinin (Cem Sultan) ölümü üzerine üç gün yas ilan etti ve cesedinin İstanbul’a gönderilmesini istedi. Fransızlar  cesedi Napoli yakınlarında bulunan Gaeta Kalesi’ne götürdüler.’

 ‘Bu arada Napoli Kralı ve  İtalyan müttefikleri Fransızlara karşı savaşta üstün duruma başlamışlardı. Napoli Kralı, elinde esir bulunan Fransız askerleri karşılığında Cem Sultan’ın naaşını aldı. Cesedi Osmanlılara teslim etmek için de İkinci Bayezid’den yüklü miktarda para istedi. İkinci Bayezid para vermeyi kabul etmedi.’

 ‘Napoli Kralı dört sene sonra ve İkinci Bayezid’in baskıları sonucu bin dört yüz doksan dokuzda naaşı Osmanlılara gönderdi. Naaş Bursa’da Muradiye Camii avlusunda bulunan, ağabeyi Şehzade Mustafa’nın mezarının yanına defnedildi.’

 ‘Cem Sultan’ın annesi ve çocuklarının hayatı da oldukça trajiktir. Büyük oğlu Şehzade Oğuz, Cem-Bayezid mücadelesi sırasında Bayezid’in eline geçmişti. Bin dört yüz seksen üçte İkinci Bayezid’in emriyle öldürüldü.’

 ‘Annesi Çiçek Hatun ve küçük oğlu Murad, Mısır’da kalmıştı. Çiçek Hatun oğluna yardım etmek için çok çaba gösterdi ama başarılı olamadı. Çiçek Hatun bin dört yüz doksan sekizde Kahire’de veba sebebiyle hayatını kaybetti.’

 ‘Küçük oğlu Murad Mısır’ın bin beş yüz on yedide Yavuz döneminde Osmanlı egemenliğine girmesi üzerine Kahire’den kaçarak babası gibi Rodos’a sığındı. Burada Hıristiyanlığa geçti. Rodos’un Kanuni devrinde bin beş yüz yirmi ikide fethinden sonra Murad ve oğlu boğularak öldürüldü. Eşi ve iki kızı ise İstanbul’a gönderildi.’

Babanın (Cem Sultan)  Avrupa memleketlerinde on üç sene sürdüğü söylenen esâret hayatı. Sonra otuz altı yaşındayken ölümü veya öldürülmesi. Ondan geriye kalan eş Çiçek Hatun ve iki oğul. Oğuz ile Murad.

Ve Oğuz’un dokuz yaşında iken dini bütün amca Bayezid’in emriyle öldürülmesi…

İkinci Bayezid Han hazretleri, bıyıksız, kravatlı ve muhtemelen şeriatçı tarih uzmanlarından birinin anlattığına göre yedi yaşında iken Amasya vilâyetine vali olarak tayin edilmişti.

Bıyıksız, kravatlı ve muhtemelen şeriatçı tarih uzmanının beyân buyurduğuna göre hazret-i Bayezid kuddise sırruhu, ‘…ilim sahibi, takva, adalet ve merhametten ayrılmayan, vakarlı ve hilmiyle meşhur bir padişah olduğu için “Veli” lakabı ile anılmıştır.

 Bıyıksız, kravatlı ve muhtemelen şeriatçı tarih uzmanı, adı geçen padişah-ı zîşân hazretlerinin hasletlerini öve öve bitirememektedir. Aşk ve vecd içinde şunları anlatmaktadır:

 ‘…İkinci Bayezid Han son derece adil, merhametli, âlim, takva ve hilm sahibi idi. Bu hasletleriyle “Bayezid-i Veli” olarak tanınırdı. Güzel hasletleri pek çoktu. Savaşlarda bir âdet edinmişti. Her seferden dönüşünde elbisesinde biriken tozları toplar ve bir kavanozda biriktirirdi. Yine bir harp dönüşü Bayezid Han elbisesini çıkartmış, üzerindeki tozları, büyük bir itina ile toplamaya çalışıyordu. Hanımı Gülbahar Hatun, merakla sordu:

“Efendim, merakımı hoş görün, her cihâd dönüşü o tozları niçin biriktirdiğinizi sorabilir miyim?” Padişah, tebessümle:

“Benim senden gizlim yoktur Gülbahar Hatun. Bu tozların mezarıma konulmasını vasiyet edeceğim. Çünkü hadis-i şerifte, ‘Ayakları Hakk yolunda tozlananları Allahü Teâlâ’nın cehennem ateşinden koruyacağı’ buyrulmaktadır. İşte Hakk yolunda, kâfirlerle cihâd ederken üstümüze bulaşan tozları bu yüzden topluyoruz. Vasiyetimizdir; öldüğümüzde bunları kabrime koysunlar.”

 ‘Gerçekten de II. Bayezid Han, biriktirdiği bu tozlardan bir tuğla yaptırdı. Vasiyeti gereğince de bu tuğla, öldüğü zaman kabrine konuldu.’

 ‘Beyazıt semtinde yaptırdığı caminin açılışında yaşanan şu hadise de Bayezid Han’ın dini yönüne ışık tutmaktadır. Padişah, mahşeri bir kalabalığın bulunduğu açılış gününde ilk namazı büluğ çağından o güne kadar, ikindi namazının sünnetini hiç terketmemiş olan birinin kıldırmasını istemişti. Cemaate ilan edilince kimse çıkmadı. Padişah mecbur kalıp:


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —