KÖŞE BUCAK
Mehmet Salih KÖSE
Eğitim Uzmanı
ÇAMUR AT, İZİ KALSIN.
Galiba siyasetçilerin en çok sevdiği spor dalı. "Çamur at,izi kalsın". Toplumda bu rüzgara kapılsın ve masum insanlar toplum gözünde küçültülsün.
Hiç bilmeden veya gözünle görmeden çamur atmak hiç de iyi niyetli insan işi değil. Çünkü bazı temiz ve saf ruhlu insanlar yerli yersiz atılan bu çamurlara veya izine inanıyor. "Kul hakkı" diye bir söz var dinimizde. Yaratan "kul hakkıyla" hiç gelme diyor. Olmayanı olmuş gibi göstermek, kişilere leke sürmek, çamur atmak ve bundan payelenmek kul haklarının en büyüğü.
Yüksek politika sanatında ne duymayı istiyorsan onu söylemek gerekir kuralı vardır. Ama hiç de yüksek politika sanatıma sahip insanlar yaşamıyor ki bilhassa da taşra kentlerinde. Toplum o kadar alışmış ki mesnetsiz iftiralara, çamur atma rüzgârına kapılmış gidilmekte.
Bir kişinin çıkarına ise bazı insanlar çamur atmaktan hiç çekinmezler. Bir başkasının çıkarını zedeleyen, saygınlığını karalayan hususlarda bazı odaklar habire çamur üretmeyi bir marifet bilmekteler. Örnek “Ergenekon davalarında” bunun en alasını yaşadı bu millet. Kumpaslar, kasıtlar, lekeler, iftiralar iç içe geçti. Onlardan birşeyler öğrenenler şimdi küçük taşra kentlerinde birileri aracılığıyla bu politikayı sürdürüyorlar. Yani paralı çamur atma makineleri üretilmiş sanki. Kişilerin ekonomik, siyasi ve sosyal çıkarlarını düşünmeden salla çamuru. Kendi kalmaz ise izi kalır belki. Halbuki kişilerin kişilik hakları var. Bu haklar ihlal edenler kanun karşısında hesap verirler.
Bazıları derki yaşam bir mücadeledir. Ama yaşam mücadelesi verirken iki rakip insan bu mücadeleyi erdemli yapmalılar. Çamur atmak çok da etik değil. Atılan çamurun ispatı gerekir. İnsanlar onurları için yaşarlar. Onurlarına leke sürdürmek istemezler.
Günümüzde uzaktan atmalar moda artık. Eskiden sokaklara yazılırdı. Karşı tarafı karayan slakon sözler. İspatlanmamış, klişeleşmiş laflar. Şimdi de çeşitli elektronik aletlerle yazılıyor ispatı yapılmamış laflar. “O böyle, şu böyle, o şucu, bu bucu... vs” İftiranın ispatı yoksa söylenen söz doğru değildir. Kişi bir sözü söylerken belgelerini de ortaya koymalıdır. Kanun koyucular iftiraları da düşünerek, kanun koymuşlardır. Sorgu olmaksızın, savunma yapılmaksızın ceza kesmek olmaz. İspatsız çamur atanlar bundan çıkarı olanlardır. Bu tip insanlar son zamanlarda o kadar çoğaldı ki toplumda her köşede bir tane var. Hatta bu işten geçim sağlayan insanlar da mevcut ne yazık ki... Eskiden dil sürçerdi. Şimdi tuşlar sürçüyor galiba...
Yasanın hükmedemediği bazı zırhlara sanki büründü bazı insanlar. “At, at. At da civciler de yesin” sözü geldi aklıma. Kabahatinizi işaret eden bir parmak kalktığında, belli ki bir parmak da size dönmüştür. Sakın ha bilmeden çamur atmayın. Yoksa o çamurlar bir gün gelir üstünüzü kirletir. Hiç kimse de şeytanın avukatlığına soyunmamalı. Burası küçük bir kenttir. İnsanlar her gün yüz yüzedir.
Masum, güzel düşünen insanlara çamur atmayın. Kızmadan, duygusal bağ kurmadan akılla hareket yeter. Bir kişiden nefret etsinler diye yalan yanlış şeyleri varmış gibi gösterip, insanları kitlelerin önüne atmayın.
Uzatmaya gerek yok. İnsanoğlu ne ekerse onu biçer.Nefsine ağır gelen, hakkında hayırlıdır. Zamanı gelince neyin doğru neyin eğri olduğunu sen de anlayacaksın. Akrep zehrini kuyruğunda taşır, bazı insanların zehri dilindedir.