AKÇAABAT’TAN
Cengiz Bölükbaşı
Bilenler bilir bilmeyenlerde buradan örensin Melikşah Atasoy kadim dostumdur. Akçaabat için dertlenen bir adamdır kendisi. Benden zaman zaman kendisiyle münazara eder Akçaabat’la ilgili düştüklerimi aktarırım. Onun siyasi eğilim sağ tandanslıdır. Benimkini bilmeyen yoktur solcuyum elhamdülillah.
Bizi görenler sözde hayretler ederek nasıl bir sağcıyla solcu kol kola gezer nasıl iyi dost olurlar diye hep takılırlar ama Akçaabat’ı yönetenlerin (ekonomik anlamda) biri sağcı biri solcu sözde biri siyasal İslamcı ama aynı şirkette para kazandıklarını bilip bilmemezlikten gelirler.
Gerekçesi de ya çocuğu ya gelini ya damadı ya da birileri mutlaka onları şefaatinde bir yereler gelmiştir.
Ondan mütevellit bu ve benzeri olumlamarı çokta paye olarak görmüyorum. Görmüyoruz yani
Melikşah geçen hafta Akçaabat Orta mahallede bir ekibin çoklarla eğlence programı düzenlenmesine karşı çıktı ve kültürel yozlaşmayla ilgili belediye başkanına eleştirilerini sıraladı.
Konuyla ilgili benimle görüştüğünde kendinse muhalefet olduğumu ve bunu köşeme taşıyacağımı söyledim.
Evet bence Melikşah’ın yaptığı eleştiri yerinde bir eleştiri değildir. Kardeşimin hassasiyeti çıplaklık üzerine olmuştur. Latin danslarının geneli cinselliği çağrışımla orya çıkan dansın türüdür. Adamların kültürü buna bir şey diyemem.
Fakat Melikşah’ın bunu kültür yozlaşması diye ortaya atması bence abesle iştigal zira halk müziğimizin seçkin eserlerinin içinde “kaytan buyuıklarını sürsem nirilerine” diye haykıran sanatçımızla “15 yaşlında kızın sallanan şalvarıyla” ne alıp vermediği var diye hep düşünmüşümdür. Hele bir tanesi var ki “Eminem Eminem çakır Eminem, göbeğinin altı delik Eminem.” Bunlar yıllarca muhafazakâr halk tarafından çılgınca alkışlanmış ve satış rekorları kırmış parçalar. Hele Mustafa Topaloğlu’nun “Koynunda memelerin eruk dikeni gibi” şarkısıyla İbrahim Tatlıses’in “dam üstünde un eker tombul tombul memeler” şarkısını diline pelesenk etmeyen kalmamıştır.
İş dans için giyilen mini eteğin ahlakı bozduğu eleştiresine katılmıyorum. Yeni nesilin giydiği kıyafetlerini ele almak istemem kim ne istiyorsa onu giysin. Lakin etrafa da bi bakmak gerek.Hem açığına hem de söz de kapalısına!!!
Kardeşimin eleştirisi belediye başkanına oldu. Onu da anlayamadım. Bunun başkanla ne ilgisi vardır. Lakin evet başkan adına Kültür müdürlüğünün bu durumları denetleme gibi bir olayı mutlaka vardır.
Ben olayın çok daha ötesindeyim.
Efendiler burası mabet mabet… Burada yatan insanlar bu toprakların Hristiyan insanları. Burası ayrıca Müze de değil. Burası kilise. Burası kilise. Burası el değiştirmiş bir kültürün mirası. Burada çalgılı çengili bir organizasyon nasıl yapılır. Kireçhane camisinde Türk sanat müziği korosu sanat icra edebilir mi.
Bu nasıl bir olay arkadaş. Buna kimse böyle bir tepki göstermedi. Ayıptır.
Bu ve benzeri mekanlarda tasavvuf müziği bir nebze kabul edilebilir ama diğer organizasyonları doğru bulmuyorum. Bu konuda başkanda hatalıdır, Organizasyon yapan ekipte, Melikşah kardeşimde.
Ama gelelim işin özüne bunun belediyeyle alakası da yoktur. Erol Günaydın Sanat Merkezinde Siyasal İslamcıların konuğu olarak Hüda Kaya geldi konuşma yaptı Cumhuriyete de giydirdi şimdi sisteme de sonra gitti HDP’den milletvekili oldu. Önce terörist sonrada üçlü koalisyonun üyesi olarak karşımıza çıktı. Bu olayın akabinde kimse Kültür müdürlüğüne başkana ne olur demedi. Çünkü orada belediyenin değil özel bir konferans vardı.
Olayı böyle okuyorum ben.
Bakalım haftaya neler olacak. AKP, MHP ve DEM partinin koalisyonu onlara hayırlı olsun. Bu koalisyonun Türk milletine vereceği hiçbir şey yoktur kanaatimi de paylaşmak isterim.
Bir özel not daha eklemek isterim. Akçaabat’ta çocuk parklarından daha iyi ve boş alanlar vardır trafo kurulacak. Çocuk parklarından uzak durun. Başka yerlerde oynayın efendiler…
Kalın sağlıcakla…
