OLMAK YA DA OLMAMAK
Dr. Mimar
Pelin Durmuş Hocaoğlu
pelinnil8@gmail.com
Kırklı yaşlara yaklaşmış, iki çocuk annesi, sektörde serbest çalışmış mimar, deriden tasarımlar yapmış, bununla ilgili Akçaabat-Orta Mahalle’de küçük bir atölye açmış, fuarlara katılmış girişimci ve Karadeniz Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümünde tezlerini tamamlamış bugünlerde yarı zamanlı akademisyen olarak geçmiş ve gelecek arasında bir köprüde durmaktayım.
Gelecek, umarım güzel gelecek, fakat hakkında konuşmak belirsiz doğası gereği anlamsız olacağından geçmişten bahsetmenin daha doğru olacağını düşünmekteyim. Gelecek, geçmişte yaşadığımız deneyimler ile şekillenmiyor mu zaten? ‘Ne ekersen, onu biçersin’ diye boşuna dememişler. Bu nedenle geçtiğim iki durak olan üniversitede öğrenci olmak ve sektörde genç olmak ile geçmekte olduğum duraklar olan kadın olmak ve akademisyen olabilmek ile ilgili yazacağım ufak bir seri ile bu köşede bulunmaktayım. Varacağım her durağın, geçtiğim duraklardan izler taşıdığını bilerek...
Bahsedeceğim öğrenci, genç, kadın ve akademisyen sıfatlarını mesleğimden ve kendi deneyimlerimden dolayı mimar ile tamamlayacağım, fakat siz istediğiniz her meslek ile tamamlayabilirsiniz aslında. Çünkü üniversitede öğrenci olmanın, sektörde genç olmanın, hayatın içinde kadın olmanın yani insan olabilmenin güzellikleri ve endişeleri ortak değil mi?
Ben Pelin. Çocukluğundan beri yazmayı bırakmayan, dijital çağa rağmen çantasında kâğıt kalemle dolaşıp, çay-kahve molalarında zihninden geçenleri karalayan biri. ‘Söz uçar, yazı kalır’ diye düşünenlerden. Şimdi ise bu köşeye okudukları belki birilerine ilham, birilerine ders olur umuduyla yazmakta olan.
Bir sonraki yazıda (KTÜ Mimarlık Bölümünde Öğrenci Olmak) buluşuncaya kadar,
Kalın sağlıcakla...