Cengiz BÖLÜKBAŞI

Tarih: 07.04.2025 15:38

ANIT

Karlı mücadelelerden sonra nihayet yaza bir adım attık. Geçmiş bayramınız kutlu olsun bu arada.


AKÇAABAT’TAN

Cengiz Bölükbaşı

cengizbolukbasi@gmail.com

Hoş bana her gün bayram ya...

Bu hafta şehrin geleninden geçeninden, inşaat ve başarısız Emniyet Müdürlüğü’nün trafik anlayışından ziyade uzun zamanındır yazmak istediğim bir konuyu ele alayım dedim: Anıt.

Dile basitmiş gibi gelen fakat bizi turizm yerlerinde görmek için bir sürü yol ve para harcadığımız tarihi yapıtların varlığı şehirlere büyük bir ivme katıyor.

Peki bizim yok mu böyle yerlerimiz? Elbette var.

Tarihî Orta Mahalle’nin konaklarından birinin Akçaabat’ın gelmiş geçmiş simalarını anlatan bir müze haline getirilmesi, tarihî camilerimizin tanıtımının yapılması ve çeşmelerimizin onarılarak hayata kazandırılması Akçaabat’a gelmek için bir sebep daha oluşturur.

Bir de kimsenin ciddiye almadığı ve sonrasında popüler hale gelen Akçaabat yazısını düşünün. Ne kadar etkisi oldu şehre. 

1810 yılında 969 şehit verdiğimiz, Rusların Osmanlıya karşı ilk çıkarma girişimini başarısız kılarak bir kahramanlık öyküsü yazan Anadolu insanının ve dahi Akçaabatlıların kahramanlığından bahseden Sargana Destanımız var ki, şehrimizde bile bunu bilen neredeyse kalmadı.

Peki bununla ilgili bir yarışma yapılsa, halk oylamasına sunulsa ve oraya, tam çıkarma yapılan kıyıya bit anıt dikilse fena mı olur?

“Horonunun Başkentiyiz” diyoruz, “Köftenin Başkentiyiz” diyoruz ama bunlarla ilgili en küçük bir çabamız, çalışmamız yok maalesef.

Fındık tembelliği gibi, “nasılsa her sene az çok oluyor” yaklaşımında bir serüveni sürüyoruz.

Maalesef idareler insan ömrünü 598 yıl olarak kabul ediyor. Belki insan ömrünün 80 yıl olduğunu bilseler bu işlere daha bir önem verip anlam yükleyecekler.

Bir basit konuyu 4 yıl bekleten zihniyet ortalama 80 yıl olan ömrümüzün yüzde 5’ini beklemekle, boşa harcamakla yitiriyor. 

Peki diğer toplumlar ne yapıyor? Makul sürelerde inceliyor, karar veriyor ve yapıyor.

Elimizde binlerce beyin gücü var. Akçaabatlılar Vakfı yüzlerce üniversite öğrencisine burs veriyor. Bunların büyük kısmı Trabzon’da okuyor. Bu öğrenciler arasında mimarlık, inşaat mühendisi, makine mühendisliği, elektrik, elektronik mühendisliği ve harita mühendisliği bölümlerinde okuyanlar da var Bunların Akçaabat için değerlendirilmesi elzemdir. Bu öğrencilerimize pekâlâ Akçaabat’ın muhtelif yerlerinde proje çalışması yaptırılabilir. Hem vakıf kültürü içselleştirilir hem de Akçaabat için ufuk açıcı projeler hayat bulmuş olur.

Elbette bunları yapmak için özveri gerek.

Bu kimde var dersen ben hariç hiç kimseyi görmüyorum.

Şimdi homurdanın da durun.

Esen kalın...