Huzur KORKMAZ TOPAL - Yaşam Koçu

Tarih: 07.06.2025 12:54

BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN

Kaç bayram geçti, şöyle bir matematiksel düşünürsek bir yılda iki dini bayram var, 57 yaşındayım her bir yaş için iki dini bayram yaşadıysam doğduğumdan beri 114 kere bayram yaşamışım.


GÖRDÜKLERİM DUYDUKLARIM

Huzur KORKMAZ TOPAL

Yaşam Koçu

huzur06peri@gmail.com

 Bu bayramların 14’ünü bebeklik çağımda yaşadığım için hatırlayamamam çok doğal. Fakat geride kalan 100 bayramın da birçoğunu unutmuşum. 

Kurban Bayramı’nda namazdan hemen sonra kasabın gelerek kurbanımızı kestiğini, o kurban etiyle kahvaltı yaptığımızı. Babamın bizim içimizi rahatlatmak için hayvanın kesim sırasında hiç canının yanmadığını ve bayram için kurban olmanın onurunu taşıdığını anlatmasını, ayrıca bayramda kimlere et dağıtılıp kimlere yemek daveti vereceğimizin konuşulmasını hiç unutmadım.

Kalabalık bayram sofralarımızı, bu sofralarda her konunun mutlaka eğlenceli bir sonuca bağlandığını, TRT’de oyun havaları çalarken önce babamın daha sonra da ev halkının kalkıp oynadığını, kapıya bayramlaşmak için gelen çocuklara mendil içine hazırlanan para ve şekerleri verdiklerini, annem ve babam semtin en büyüğü oldukları için önce misafir kabulü yapıp ertesi gün de iade-i ziyarete gittiklerini, kabristan ve aile büyüklerinin ziyaret edilmelerini, bayramda giysilerimizin cepli olmasını istememizi, arefe gecesi baş ucumuza konulacak olan bayramlığın merakını ve bayram namazına gitmek için yataklarından kalkmayan abilerimin  babamı sinirlendirişini unutmadığım gibi,

Aile büyüklerimizin en çok anlattıkları ve üzerinde durdukları konuların başında bayramda küslerin barışması gerektiğiydi. Kızgınlıkların son bulup yardımlaşmanın ve ikramın artmasını teşvik ettikleri bayram sohbetlerini hiç unutmadım.

Ayrıca bayram da gelecek konuklarımız için çeşit çeşit ikramlıklar hazırlandığını, evi dip köşe bir güzel temizlediğimizi ayrıca yaşlılar ve çocuklar için özel hazırlıklar yaptığımızı hiç unutamadım.

Öte yandan kurbanlıkları bir iki gün önceden alarak bakıp, sevip besleyen babamın kurbanlığa alışmamamız için onun bayram sabahı kurban etmemizin dinen ne kadar önemli ve makbul olduğunu hatırlatarak, kurban edilecek olan hayvanın canının yanmadığını ve gururlu olduğunu anlattığını da hiç unutmayan ben, çok güzel bilimsel bir yazıyla karşılaştım. Bu yazıda kurban edilecek olan hayvanın acısından bahsediyordu. Tümünü doğru bir şekilde aktarmak adına aynen yazacağım.  Bu yazıya ulaşmamda vesile olan ve bilgisine eğitimine güvendiğim yeğenim Din Dersi Öğretmeni Mukaddes Korkmaz Çoban’a da teşekkür ederim.

2017 yılında Harran Üniversitesi’ndeki bir grup bilim insanı Kurban Bayramı’nda kesilen hayvanların acı çekip çekmediğiyle ilgili araştırmasında ilginç bir sonuç elde etti. Bilimsel olarak yapılan çalışmada hayvanların kesim öncesi gerçekleştirilen ölçümlerinde, ağrı kesici, sakinleştirici etkisi ile bilinen ve morfinden 30 kat daha etkili olan betaendorfin hormonun da önemli artışlar olduğu tespit edilmiştir. Harran Üniversitesi bilim insanlarının yürüttüğü çalışmada helal kesim öncesi, sonrası ve kesimden 3 dakika sonra yapılan betaendorfin analizlerinde, kesim öncesi alınan değerlerin kesim esnasında iki katına çıktığı ve kesimden 3 dakika sonra ise dört katına çıktığı gözlemlenmiş. Morfinden 30 kat daha etkili olan bu hormon hayvanın sakinleşerek rahatlatıyor. Yani hayvan helal kesim de acı çekmiyor.

Rahmetli babam bilim insanı değildi fakat gönül ve inanç insanıydı.

Bayramınız mübarek olsun. Sevgi, saygı ve nezaketle kalın.