GÖRDÜKLERİM DUYDUKLARIM

Huzur KORKMAZ TOPAL

Yaşam Koçu

huzur06peri@gmail.com

Ne derece doğru bilemiyorum lakin kadının temel ihtiyacı sevilmek, sevildiğini hissedebilmek.  Çok sevdiğim ve doğruluğunun istisnalar hariç birçok danışanımda test ettiğim bir başka söz ise “çocuğunu seven baba, karısına en iyi şekilde davranır.” 

Çocukların üç ailesi olduğunu biliyor muydunuz? Birinci ailesi, annesiyle olan ilişkisi. İkinci ailesi, babası ile olan ilişkisi ve üçüncü ailesi ise annesi ile babasının birbirleriyle olan ilişkileri. Bu yüzden ailede ilişkiler çok değerlidir. Kimin kiminle ne konuştuğuna, nasıl hissettirdiğine, ilişkilerde sevginin mi yoksa nefretin mi ön planda olduğuna dikkat etmekte ebeveynin görevidir. 

Okulların açıldığı şu günlerde sokaktan geçerken dahi kulağımıza sık sık çarpan bir sözcük var: AKRAN ZORBALIĞI. Bu konuya 2 yıl önceki yazımda da değindiğimi biliyorum. Hatta eğitimcilerden güzel övgüler de almıştım o yazı için.

“Söz uçar yazı kalır” derler, bilirsiniz. Aile için de şöyle diyebiliriz: “Söz uçar davranış kalır.” Birey, doğuştan gelen özelliklerini, sonradan öğrendiği doğru veya yanlış hareketlerle pekiştirerek karakterini ortaya koyar.  Yetiştirdiğimiz ve topluma kazandırdığımız çocuğumuzun güzel bir karaktere sahip olması için ailelere büyük iş düşmektedir. Çocuklar ailelerinin küçük bir modelleridir. Arkadaşlarıyla iletişim kurarken evdeki ilişkiler ona yol göstermektedir. Annesiyle, babasıyla, anne ve babanın birbiriyle olan ilişkileri çocuğun dış ortamda nasıl ilişki kuracağına ışık tutar. 

Kendini ifade edebilen, nerede nasıl davranacağını bilen, saygın bireylerin yetiştikleri ortamları incelediğimiz de her birinin saygı görmüş, anlaşılmış ve anlattığı dinlenen çocuklar olduğunu görebiliriz. Çocuk anneden şefkati babadan da güven duygusunu koşulsuz alarak büyütülmüşse ilgi çekmek veya görünür olmak için normal olmayan davranışları sergilemesine gerek yoktur. 

Güçlü bir kişinin veya grubun, kendilerine oranla daha güçsüz bir bireye veya gruba mütemadiyen baskı uygulamasına ZORBALIK denir. Bir çocuğun benzer yaş grubundaki başka bir çocuğa sözel ya da fiziksel şiddet uygulamasına ise AKRAN ZORBALIĞI denmektedir. 

Akran zorbalığı çocukların ve gençlerin fiziksel, sözel ya da sosyal yollarla birbirine zarar verdiği ciddi bir sorundur. Çocuklar evde, dışarda hatta ve hatta televizyon, internet ve sosyal medya da şiddetti görüyor ve bu şiddete bir de kendisi maruz kalıyorsa, o çocuğun zorbalık yapması kaçınılmazdır. Sevgi ortamında büyüyen bir çocuk zorbalık nedir bilmez ve bilmediği için de uygulamaz.

Aslında zorbalığı destekleyen SEVGİ YOKSUNLUĞU’dur.  Çocuklar saf ve masumdurlar. Akran zorbalığına uğrayan çocuk kadar, zorbalık yapan çocuk da mağdurdur.

Sevgili ebeveynler, öğretmenler ve aile büyükleri! Bir insanın aklına girebilmek için o insanın kalbinde yeriniz olmalı.  Çocuklarınızın kalbine girebilmenin yolu sevgi ve anlayıştan geçer. 

Uzun lafın kısası, aile bireyleri birbirine sevgi, saygı ve şefkat gösterirse  akran zorbalığı da ortadan kaybolur. Özgüvenli ve sorumluluk sahibi ailelerin çocukları zorbalık kendilerine gösterilmese dahi zorbaya karşı gelme cesaretinden dolayı zorbalığı engellemiş olur. Sevebilen, saygı gösterebilen, kibar ve özgüvenli bireyler toplumu ayakta tutacaktır. 

Sevgi, saygı ve nezaketle kalın.